Öğretmenler olarak bu kabuğu kırmamız çok elzem
Merhabalar,
Ben Nuran Demirbaş.
Kasım ayında okuduğum Başka Bir İletişim kitabı için yazıyorum. Yazmakta biraz geç kalmış olabilirim ama yazmadan edemedim.
Öncelikle müthiş bir kitap olduğunu söylemeliyim. Daha önce koçlukla ilgili 15 civarında kitap okudum. Ama bu kadar samimi ve yalın anlatan başka bir kitaba rastlamadım. Aslında çok zor konular olmasına rağmen çok basit bir dille anlatılmış. Basit anlatılmış ama yazılanları uygulamak o kadar da basit değil. Örneğin aracımı çalanlara var olma yetkinliğimi kullanmak zor geliyor. Belki bakış açımı değiştirmeliyim. "Bu bana ne öğretiyor?" demeliyim.
Sanki kitapta biraz ayrıntılara ihtiyacım var gibi geldi: Öz Farkındalık bölümünde "Koçun dikkatinin dağılmaması için kendine ilişkin birçok sorunun üzerinde çalışıp yolculuğunda ilerlemiş olması gerekmektedir." cümlesini okuyunca "Peki bunu nasıl yapacağım?" sorusunun cevabını aradım. Bulamadım. Belki ve umarım, daha sonra bunlarla ilgili bir kitap daha yazarsınız.
Kullanılan şemalar çok açık ve anlaşılırdı. Punto seçimi çok iyi. Sadece koçluk yetkinlik grafiği biraz daha büyük olsaydı daha iyi okuyabilirdim. (Yakın gözlüğüne de ihtiyacım olabilir.)
Güven ve yakınlık grafiğinin içinden çıkamadım.
Farklı kişilerin yazıları kitaba renk katmış. Bazı şeylerin daha iyi anlaşılmasını sağlıyor.
Ülkelere göre kişilerin birbirlerine olan mesafelerinin tablosu geniş bir bakış açısı kazanmamız bakımından önemli bir çalışmaydı. Bu tablo tam sayfa olsaydı daha iyi inceleyebilirdim.
Mümkün olduğunca farklı ekollerden koçluk bakış açılarını içeren kitaplar okumaya çalışıyorum. Sanırım koçluğun da en yalın halini bu kitapta gördüm.
Var Olma yetkinliğini hiç böyle düşünmemiştim. Ve bunu kime anlatsam merak uyandırıyor. "Sırf var olduğu için kutsanması gerekiyor." Müthiş. Sırf var olduğu için kutsanan insanlardan ne büyük potansiyel açığa çıkar kim bilir. Bizler genel olarak somut başarıyı kutsadığımız için yada bu öğretildiği için sanıyoruz ki eğer bir başarı gösterirsek kutsanırız. Yoksa var olmamızın bir değeri yok. Başka Bir İletişim'le bu kalın kabuğumuzu kırıyoruz.
Bir öğretmen olarak, tüm öğretmenler adına bu kabuğu kırmamız çok elzem. Bunun bilincinde olan öğretmenlerle öğrencilerin hayatlarına dokunabilmek, onların hayatlarında büyük fark yaratacaktır. Böyle yetişmiş bir nesil ile dünya daha güzel bir yer olabilir.
Ben lisedeyken bir köylü çiftle tanışmıştım. Var olma yetkinliğiyle doğuştan donanımlı bir çift. Onların yanında olmak bile insanı güçlü hissettiriyordu, huzurlu, bütün, keyifli ve sanki dünyanın merkezindeymiş hissi veriyordu. Sanki her şeyi yapabilecekmiş gibi, sanki bana hiç bir şey olmazmış gibi geliyordu. Bunun için bir şey söylemelerine gerek yoktu, bakışları bile yetiyordu. O zamana kadar bana hiç kimse öyle hissettirmemişti. Hep bir şeyleri başarırsam yada beklentileri karşılarsam öyle hissettiriliyordu. Bu yüzden belki de öğrencilerime ve çocuklarıma hep o köylü çiftin bana baktığı gibi bakmaya çalışıyorum. Ama hala o çiftin seviyesinde bile değilim, biliyorum. Bu kitabı okurken bunlar geldi hep aklıma. Demek ki bunun bir adı varmış "Var Olma Yetkinliği". Bunu kazandırdığınız için teşekkür ederim.
Var olma yetkinliği gibi diğer yetkinlikler de çok açık ifade edilmişti. Benim için yeni ve cevabı şimdilik olmayan sorular oluşturdu. Aslında her bölüm için ayrı ayrı yazmak isterdim ama o zaman çok uzun bir yazı olurdu. Bu hali bile uzun oldu gerçi...
Umarım toplum olarak bir gün bu bilince hep birlikte ulaşabiliriz. Hep birlikte ulaşmak için neler yapabiliriz diye düşünmek lazım belki. Ayrıca kitapta bahsedilenlerin ayrıntıları ve daha alt başlıkları vardır diye tahmin ediyorum. Umarım bir gün o alt başlıklar için de başka bir kitap yazarsınız. Ve bunu yaygınlaştırdıkça, etrafımıza aşıladıkça çocuklarımıza daha iyi bir dünya bırakmış oluruz.
Bu kitabı yazacak bir bilince ulaşmak için nasıl bir hayat yaşadınız, neler biriktirmeniz gerekti bilmiyorum ama ortaya çok güzel bir kitap çıkmış. Böyle kitaplara daha çok ihtiyacımız var. Lütfen yazmaya devam edin. Başka Bir İletişim için teşekkür ediyorum.
Nuran Demirbaş